İstanbul merkezli Phebus Müzayede Evi, ünlü mutasavvıf Yunus Emre’nin 14. yüzyıldan kalma Karaman nüshasını 50 bin dolar açılış fiyatı ile satışa sundu. Bu eser, edebiyat tarihçileri tarafından vakıf malı olarak değerlendirildiği için satışının etik olmadığı belirtiliyor. Müzayede evi, eserin tanıtımında şu ifadeleri kullandı:
“Yunus Emre’nin şiirlerini içeren, yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda yazma nüsha olmasına karşın, birinci dereceden kaynak olarak kabul edilen, derli toplu ve muteber nüshalar; Fatih Nüshası, Raif Yelkenci Nüshası, Yahya Efendi Nüshası ve Karaman Nüshası’dır.”
Karaman Nüshası, araştırmacılar tarafından 14. yüzyıla tarihleniyor ve bu nüsha, diğerleri arasında en eski olarak kabul ediliyor. Eski Anadolu Türkçesinin söz varlığını ve ses özelliklerini yansıtması, yazım belirsizlikleri ve Yâkuti yazı karakterinin kullanımı gibi özellikler bu eserin önemini artırıyor. Ayrıca, bu nüshada Yunus Emre’ye ait olmayan şiirlerin yer almadığı da belirtiliyor.
Müzayede evi, “Karaman Nüshası, Yunus Emre’nin yaşadığı devirde yazılmış ya da yaşadığı devre en yakın tarihte yazılmış olan nüshadır” diyerek eserin tarihsel önemine vurgu yaptı. Eserin ilk kısmında Yunus Emre’nin “Risâletü’n-Nushiye” adlı mesnevisi bulunmakta olup, ardından gelen sayfalarda ise divan yer alıyor. Ancak dikkat çekici bir nokta, Risâletü’n-Nushiye kısmındaki bazı yaprakların eski bir dönemde kaybolmuş olmasıdır; bu yapraklar muhtemelen 17 veya 18. yüzyılda Fatih nüshasından tamamlanmıştır.
Edebiyat tarihçileri ve kültürel miras uzmanları, bu tür eserlerin satışının uygun olmadığını savunarak, kültürel mirasın korunması gerektiğine dikkat çekiyor. Bu durum, müzayedelerin etik boyutunu gündeme getirirken, aynı zamanda Yunus Emre’nin eserlerinin korunması ve gelecek nesillere aktarılması konusundaki tartışmaları da yeniden alevlendiriyor.
Karaman’da Yürek Yakan Olay