Karaman il Müftüsü Muhammet Lutfi Ketenci Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı ile ilgili bir mesaj yayınladı. Ayrıca Kadir gecesi vaaz ve duasını aşağıda izleyebilirsiniz.
Muhammet Lutfi Ketenci’nin yayınlamış olduğu mesajında Allahın Selâmı Selâmeti Ve Rahmeti Üzerimize Olsun.
19 Mayıs Salı gününü 20 Mayıs Çarşamba gününe bağlayan gece Kadir Gecesini idrak edeceğiz. Nesillerimiz, gençlerimiz hissetmeli bu geceyi, öğrenmeli Kadir Sûresini. Biz ve bizden büyükler, tekrar tekrar o ulvi duygulara erişerek yeniden teneffüs etmeli manevi havayı. Bu sene buruk ve hüzünlü olarak yaşayacağız bu zaman dilimini. Elbetteki çok üzülüyoruz. Millet olarak; Cuma namazımızı, omuz omuza durduğumuz cemaatle namazlarımızı, çok ama çok özledik. Sabır ve gayretle bekleyeceğiz. Kadir gecesinde bütün bu nimetlerin kadrini bir düşünelim ve bir daha nankörlük etmeyeceğimize, her türlü nimetin kadrini, kıymetini bileceğimize söz verelim. İnşaallah sağlık tedbirli günlerimiz, şifa ve selametle sonuçlanacak, hüzünler bitecek.
Bizleri böyle kıymetli, bereketli, izzetli bir geceye eriştirdiği için Rabbimize hamdü senalar ediyorum.
En kutsal ve faziletli gecedir Kadir gecesi. İçerisinde Kadir gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlıdır. Bin ay, 83 yıl 4 aya tekabül eden bir süredir. Yani bir geceye karşılık bir ömür. Kur’an-ı Kerimimizde bu gecenin faziletini belirten Kadir Sûre-i Celilesinde Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
اِنَّا اَنْزَلْنَاهُ فى لَيْلَةِ الْقَدْرِ (1) وَمَا اَدْريكَ مَالَيْلَةُ الْقَدْرِ (2) لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ اَلْفِ شَهْرٍ (3) تَنَزَّلُ الْمَلئِكَةُ وَالرُّوحُ فيهَا بِاِذْنِ رَبِّهِمْ مِنْ كُلِّ اَمْرٍ (4) سَلَامٌ هِىَ حَتّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ (5)
“Doğrusu biz Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler de inerler. O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir” (Kadir Sûresi, 1-5)
Müminler bu geceyi gaflet içerisinde geçirmemeli, ibadet ve taatla değerlendirmelidir. Ebu Hureyre (r.a)’in rivayet etmiş olduğu hadisi şerifte Peygamber Efendimiz (s.a.v) söyle buyurmuştur:
“Kim Kadir gecesini, faziletine inanarak ve alacağı sevabı Allah’tan bekleyerek ibadet ve taatla geçirirse geçmiş günahları bağışlanır” (Buhari)
Geliniz! Allahımıza Yönelelim. Rasûlümüzün yolundan gidelim. Dua edelim.
Hz. Aişe (r.anha) söyle anlatıyor:
“Ey Allah’ın Rasülü! Kadir gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim? diye sordum. Rasülüllah (s.a.v):
“Allah’ım sen çok affedicisin, affı seversin, beni affet” diye dua et, buyurdu. (Tecrîd-i Sarih Tercümesi, VI, 314).
Bu duayı dilimizden düşürmeyelim.
Kadir gecesini, namaz kılarak, Kur’an-ı Kerim okuyarak, tövbe-istiğfar ve dua ederek, tefekkür ederek değerlendirmeliyiz.
“Göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (tefekkür ederler) ve Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz (derler).” (Âl-i İmrân, 191.) Ayeti kerimesinden sonra Rasûlüllah (s.a.s.): “Bu ayeti okuyup da üzerinde tefekkürde bulunmayan, düşünmeyen kişilere yazıklar olsun.” buyurdu. (İbn Hibbân, Sahîh, II, s. 386)
Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’i okumak, tefekkür etmek gerek. Hiç olmazsa dinlemek gerek. Kur’an’ı çok okuyalım, güzel okuyalım. Bilmiyor isek öğrenmeye çalışalım. Güzel okuyanları dinleyelim. İmanımızı ve heyecanımızı canlı tutalım.
Ailemizle, ana-baba ve çocuklarımızla, akraba ve komşularımızla, ihtiyaç sahipleri ile şefkat ve merhamet içerisinde ilgilenelim. Nasıl faydalı olabilirim diye tefekkür edelim. Evlerimiz Mescidi Haram, Mescidi Nebevi, Mescidi Aksa oldu ya, aynı zamanda bir ilim ve bilgi yuvası da oldu. Bir Müslüman olarak bilmemiz gereken konuları ihtiva eden İlmihali okuyalım.
Kitabı Kadimimiz Kur’an-ı Kerime göre, salgın hastalık musibeti tam da bir ibrettir. Her mü’min bu işaretten farklı bir ibret çıkaracaktır. Allahımız “İbret alın ey akıl sahipleri” buyuruyor. İbret alalım, ders alalım, aklımızı başımıza toplayalım.
Salgın hastalıklarda Devlet Sorumlularımızın, sağlık otoritelerinin önerileri, Dinimizin de önerileridir. Uyulması gereken kurallardır. Bu bâdireyi atlatana kadar Milletçe sabredelim. Fitnelerden uzak duralım. Dinimiz bir insanın canını korumayı, can emniyetini sağlamayı en büyük esas kabul eder. Kendimizi ve başkalarını tehlikeye atacak davranışlarda bulunmayalım. Evde kalalım.
Rasûlü Ekrem Aleyhisselam Efendimiz, karantina ilkelerini belirlemiştir:
“Hasta bir insanı, sağlıklı bir insanın yanına sokmayın, götürmeyin.”
“Bir yerde salgın hastalık varsa, oraya girmeyin.”
“Olduğunuz yerde salgın varsa, oradan çıkmayın.”
“Salgına çare bulmak bir kulun nail olacağı en büyük mertebedir.”
Peygamberimiz “İnsanların en hayırlısı, bütün insanlığa en çok faydası olandır” buyuruyor. O halde Devlet Sorumlularımızın tedbirlerine harfiyyen uyacağız. Maskelerimiz ve sosyal mesafelerimize olan dikkat ile
ve örnek bir şekilde son büyük çaremiz olan dua, dua, duaya sarılacağız.
Başta ülkemiz ve gönül coğrafyamız olmak üzere, bütün İslâm Âleminin mübarek Kadir Gecelerini en güzel temenni ve duygularla tebrik ediyorum. Kadir Gecesinin feyz ve bereketinden hepimizin nasiplenmesini, dua ve niyazlarımızın kabul olmasını, topyekûn insanlığın ve bilhassa İslâm dünyasının geçmekte olduğu zorlu süreçten bir an evvel kurtulmasını, salgın hastalıktan, bir an önce kurtulmamızı, Ramazan Bayramına sağlık, afiyet içerisinde huzur ve mutlulukla erişebilmeyi Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum. Tüm geçmişlerimizle birlikte Şehitlerimizi, ahirete irtihal eden Gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Ruhları şad olsun.
Milletimize, Devlet Yöneticilerimize, Sağlık çalışanlarımıza, Güvenlik güçlerimize, Vefa Sosyal Destek Gruplarımıza, fedakarca çalışan herkese Rabbimizden muvaffakiyetler diliyorum. Allah güçlerini artırsın, hepsinden razı olsun.
24.05.2020 Pazar günü Bayram sabahına hayırlar içerisinde, sevdiklerimizle beraber Devlet sorumlularımızın almış olduğu tedbirler çerçevesinde en güzel ve hayırlı bir şekilde ulaşmayı, güzel bir bayram geçirmeyi Rabbimiz bizlere nasip etsin. Mübarek olsun Gecelerimiz ve mübarek olsun Bayramlarımız. ” ifadelerine yer verdi.
Karaman’ı Zirveye Taşıdılar! Kim Bunlar?