Geçtiğimiz 35 / 40 günlük süreçte Türk lirasının yabancı para birimleri karşısında savunmasız kalıp çok ciddi değer kaybettiğini, iliklerimize kadar markette, çarşı pazar ve petrolde duyduğumuz fiyat artışlarında, üretici firmalar ham madde temininde hissedip yaşıyoruz.
Bazı siyasi çevreler ve sosyal medyada tröl hesaplar faili ifşa edip sağ olsunlar bize ispiyonladılar.
Tabi bizde bu dış güçler hangi ülkeler diye bir baktık ki tespit edebildiklerimiz şunlar.
Meksika’dan Nohut.
Kanada’dan kırmızı mercimek.
Meksika ve Hindistandan Kuru fasulye.
Amerika’dan bezelye.
Çin’ den pirinç, tekstil ürünleri deri ve ayakkabı, karton, kağıt, teknolojik aletler ve iş makinaları.
Rusya ve ukraynadan Buğday.
Avrupa ve uzak doğudan lüks otomobiller, teknolojik emtia, telefon, çip.
Bunlar ve benzerleri hep alınan emtia.
Bunlar hep Dış güçlerin bize dolarla dayatması.!
Hazine ve banosu
Ve Devlet tahvilinde TL cinsinden yatırımlarından çıkıp dolar,a dönüp gittiler. toplam varlıkları % 4,e kadar geriledi, bu saatten sonra dalgalanmada belirleyici olmazlar.
Birde geçtiğimiz kasım ayında çok uyguna geldiğinden olsa gerek sadece 7.000 adet konut satışı ile döviz girişi var.
Yalnızca tabi birde çoğu masum bi iç güçlerimiz var.
18 Aralık 2021 itibari ile gerçek ve tüzel kişilerin bankalarda döviz mevduat hesapları 252 milyar dolara ulaşır iken.!
100 /150 milyar dolarıda kasasında, evinde yada cüzdanında olduğu hesap edilmektedir.
Piyasadaki belirsizlik günlük hatta saatlik değişen fiyatlar çoğu esnaf, tüccar, kobiler ve iş dünyası, yada vatandaş parasal haraketler karşısında tedirgin etmekte, kamuoyu baskısı ile kendini koruma dürtüsü ile hareket edip döviz almaya koşmakta.
Buda da dövize talebi artırmaktadır. Ekonomide temel kural bir emtiaya talep var ise fiyatları yukarı doğru dikey yükselir.
Bu tedirgin eden belirsizlik ve doğurduğu panik hali, insanımızın bütün tasarruf yada ticari mübadeleden eline geçen parayı en ulaşılabilir ve hızlı dönüştürülebilir dövüze talebi devam ettirecek ve TL yi korumasız zayıf kılacaktır.
Merkezi yönetimin iktisadın bütün kuram ve kaidelerini etkin devreye alması piyasalara güven vermesi, yakıcı enfilasyon karşısında asgari ücret, emekli ve dar gelirliyi koruması elzemdir.
Zira bizim sanayi üretimimizin içinde % 70 aşkın ikame ürün ( Dışarıya bağımlı hammade) vardır. Buda yükselen döviz ve enerji maliyetleri ile çok yüksek bir enfilasyon ile milletimizi üzecek dar gelirliyi dahada ezecektir.!
Yaşadığımız çağda Dünya düzeni, birbirine girmiş. Ekonomiler 150 yıllık iktisat biliminin oturmuş kuralları ile şekillenmiş. Milletler ve devletler tarihinde güçlü değilsen, oyunu bozup oyun kuramazsın. Denklemi bozup kendi fikrini (Yüce dinin ahkamını söyleyip) dayatamazsın.
Sonra biri kalkar toto, loto, piyango, içki satışı falan der kel olur.
Bu rüzgâra karşı tükürmektir.
Terazinin bir kefe’sine ağırlığı koyup, ibrenin dengede olmasını bekleyemezsin.
İnsan ilişkilerinde dahi ortak aklı değil,de kendi duygusal doğrunu dayatırsan yalnızlaşır suçlanırsın.
Esat Şen
ibrala.com
Karaman’da Konuksever ailesinin acı günü