Orada bir köy var, uzakta
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de, tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür…
Der şairimiz, Ahmet Kutsi Tecer.
Benim köyüm de,
Baba Ocağı olan İbrala…
Çağlayan suların, iki tarafında yeşilliklerle bezenmiş yoların, çakır gözlü insanların, birbirlerine saygıyla yaklaştıkları ve dayanıştıkları yerdir, İbrala…
Çanakkale’de, Mustafa Kemal’in yanında ve Kireç Tepesinin yamaçlarındaki bağlarda vurularak Şehit olan Dedem İbrahim ve Babam, Karaman’a gelmişler, amcam Hüseyin, İbrala’da kalmış,
diğer amcam Ali Rıza da İzmir’e yerleşmiş.
Köyüme ancak birkaç kez gedebildim.
İlk gidişimde, yeşil bir denizde gözlerimi açtım…
Son gidişimde de,
Gördüm ki,
İnsansız sararan bir sahra kalmış.
Bundan böyle:
Artık köyüme dizelerimle gideceğim…
Selam olsun Baba Ocağına…
Selam olsun vefekar ve cefakar insanlarına…
Selam olsun dağına taşına,
Kurduna kuşuna…
Selam olsun ağacına,
Ağacındaki dalına…
Selam olsun kana kana içilen,
Çağlayan suyuna…
Selam olsun verimli toprağına,
Rüzgarın önünde savrulan tozuna…
Selam olsun ince uzun gidilen yoluna,
Yolların etrafında yeşeren çayırına…
Selam olsun sel getiren yağmuruna,
Tepelerde toplanan bulgurlaşan karına…
Selam olsun gülen yüzlere,
Ve selam olsun ağlayan gözlere…
Kemal UYSALER
ibrala.com
23.01.2022-İZMİR
Recep Şeker Yunus Emre’nin sözleriyle tepkisini gösterdi