Dr.Kamil UĞURLU yazılarıyla ibrala.com’da olacak

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Önceki Dönem Karaman Belediye Başkanı Dr. Kamil UĞURLU yazılarıyla ibrala.com sitesinde siz değerli Karaman’lılarla buluşacak.
İlk Yazısında kendisinin Karaman’a bıraktığı büyük kültür mirası olan Karaman Şehrengizi adlı eserinin önsözünü aşağıda okuyabilirsiniz.
Şehir canlıdır. Bir organizmadır. İçinde yaşayanlarla devamlı alıveriş halindedir. Bazan nazlanır, kızar, küser, darılır. Bazan olmadık isler acar insanların başına. Bazan da sevindirir. Bir köşe başında insanı sevinçlere boğan erguvan rengi çiçeklerini takınmış akasya ağacı olur çıkar. İnsanı ağaca benzetirler. Gündelik telâşelerden arındırırsanız,doğrudur. Köküyle bir toprağa bağlıdır, oradan beslenir. Yapraklarını oradan gelen canla yeşil tutar, güneşe el sallar, yücelere tırmanır. Dallarının arasında dolaşan firtınaya, ondan aldığı güçle direnir. Bir yerde doğan insanoğlu sonra, nerden estiği belirsiz bir rüzgârın önüne düşer ve akla gelmedik dünyalara varıp çadır kurar. Sonra başka bir rüzgâr, başka bir memleket. Nefes alınan sürece devam eder-gider bu durum. Her varılan yerde oranın ikliminden nâsiplenir. Kimi iyi, kimi kötü.Fakat köküyle ilişkisini kesemez. Bu onun elinde değildir. Onunla kurduğu ilişki herşeyden farklıdır. Aşk gibi bir şeydir bu. Nereye giderse gitsin, bu ilişki onu bırakmaz. Sokaklarında çocukluğumuzu yaşadığımız Karaman ile bağımız bu minval üzeredir.

Belki orada geçen günlerimizin hepsi hasretle anılacak günler gldi. Yoksulluk vardı, az-cok karmasa vardı, kıtlık vardı. Zaman zaman acılar vardı. Ama bunlar o günlerin hasretini, insanın içini bir tuhaf kılan hasretini ortadan kaldırmadı.

O zamanlar küçük bir yerleşim olmasına, ekonomisinin sınırlı olmasına, yol üstü olmamasına rağmen Karaman, geçmişiyle, geçmişinden gelen dik duruşuyla, çoğu yerlerden farklı değer yargılarıyla ve sahip olduğu moral değerlerle daima özel olmuştur, daima seçilmiştir. Orada konuşulan Türkçe, Türk dünyasında kullanılan en gelişmiş Türkçe’dir. Ve bu çok önemlidir. Dilini iyi konuşan kendini iyi ifade eder. Kendini ifade edebilen insan değerlerini sunabilir. Ve diğerlerinden farklı olur. Bu kitapta anlatılan insanlardan bazıları, olaylar ve mekânlar, bundan otuz-kırk sene öncesinin yaşayanlarıydılar. Hepsi gerçektiler.Hepsiyle az-çok merhabamız olmuştur. Çocuk belleğiyle yapılan değerlendirmelerde bazı unutuşlar, bazı yanlış hatırlayışlar olabilir. Fakat bunlar genel havayı etkilemeyecektir. Evet o zamandan beri dünya çok değişti. Dünya ile birlikte Karaman’da değişti. Bu değişiklikler de her zaman iyiye gitmedi. Fotoğraflarda ve hâtıralarda yakaladığımız tebessümlerin çoğu artık yok. Bu kayboluşun nedeni, acaba, o hiç hile katılmamış saf, çocuk gönlümüzün gördüğü ile şimdinin tedirgin, herşeyi ekonomi ile değerlendiren insafsız ölçülerinin uyuşmazlığı mıdır? Buna birlikte karar verelim. Ama ne olursa olsun, hangi gözle bakılırsa bakılsın, her ikindi üstü kavak gölgeleriyle sonsuza merdiven kuran İstasyon Yolu artk
yoksa, elinde binbir renkli naylon gülleriyle Muammer sizi selâmlamiyorsa, bembeyaz kirpikleriyle gözlerini kırpıştırarak ve hınzırca gülerek Ak Hoca köşeyi dönmüyorsa, Kızılaycı Zeki Hoca size rozet takmıyorsa, sinemacı Ferit’in perdesi kararmışsa,
Dellål Asım yaşlı yörüğü Semerciler sokağında sürüklemiyorsa, Tuzcu Arif ağa tuz değirmenini bir daha çalıştırmamak üzere durdurmuşsa… Karaman’da birçok şey, hattâ pekçok şey değişmiş
demektir. Hem iyisine, hem kötüsüne.
Karaman Şehrengizi kitabının baskıya hazırlanması sırasında dostlarımızın yardımve teşviklerini gördük. Hepsine minnet bildiririz. Bizi bu konuda yüreklendiren, dürüst değerlendirmeleriyle kanaatlerini bildiren azizler, A. Turan Alkan, Ahmet Güner, Nilüfer Dural, Sami Ölçer,Erdoğan Dirik, Suat Sözer, İlyas Demirci, İbrahim Terzioğlu,Mehmet Findık ve Karaman’daki bütün gazeteci dostlar ile kitabın ilk baskısını gerçekleştiren sevgili Ali Kantürk’e teşekkürler ederiz.
Sağolsunlar.
Çocukluk arkadaşım Mustafa Koçak arşivini ve gönlünü bize açmıştır. Fotoğrafların nerdeyse tamamını bize o sağlamıştır. Rahmetli Hasan Pinarbaşı’nın kitabı, hatırlamakta zorlandığımız
bazı isimleri bize fısıldamıştır. Talât Duru, Ahmet Misırlioğlu, Dr.Mehmet Armutlu’nun çalışmaları zaman zaman bize yardımcı olmuştur.
Hepsine minnet sunarız.
Dr. Kâmil UĞURLU