Karaman Yeşildere köyünde bulunan İsmail Hacı Tekkesi’nde Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) hocaları ve öğrencileri bir araya geldi .
KMÜ Yunus Emre ve Hoşgörü Öğrenci Topluluğu tarafından İsmail Hacı Tekkesi’ne ziyaret gerçekleştirilerek ‘Yunus Emre’nin İzinde’ konulu faaliyet düzenlendi. Ziyarete, Topluluk Danışmanı ve KMÜ Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Kemal Kabasakal ile öğrenciler katıldı.
Öğretim Görevlisi Kemal Kabasakal, ziyarette öğrencilere ‘Yunus Emre’ hakkında bilgilendirmeler yaptı. Öğretim Görevlisi Kabasakal, “Yunus Emre’nin dedesi Moğol zulmü nedeniyle Horasan’dan göç ederek, Karamanoğlu Beyliğinden satın aldığı, bulunduğumuz bu arazide bir zaviye (tekke) kurmuştur. Diğer göç eden din âlimlerinin de burada kalması ile büyük bir tekke oluşmuştur. Yunus Emre işte bu mekânda; Hicri 640-Miladi 1240 tarihinde Şeyh İsmail Hacı Tekkesinde doğmuştur. Yunus Emre, şehir merkezinde bulunan ve 1320 tarihinde tüm dini büyükler gibi kendi adına oluşturulan bir zaviye-caminin olduğu yere yapılan türbede meftundur. Bu şartları taşıyan tek mekan Karaman’dadır. Yunus Emre adına cami, tekke, vakıf arazileri ve işletmelerin bir arada olduğu tek şehir de Karaman’dır” dedi.
Öğretim Görevlisi Kabasakal konuşmasına şöyle devam etti: “Bizim Yunus bir deryadır ve eserlerinde sıradan kelimeler kullanmamıştır. Özellikle Allah, kelam, tasavvuf, şeriat, sevgi ve ilim gibi konularda kullandığı terimler, kavramlar ve anlamlar iyi bir eğitim sonucu kazanılan birikimlerdir. Yunus, ilk eğitimlerini burada âlim olan dedesi ve diğer din âlimlerinden almıştır. Yunus Emre’nin halk tarafından sevilme ve sahiplenme nedenlerinden biri de şiirleri ile nasihatlerini Türkçe yazmasıdır. Yunus Emre, ‘sevgi’ kavramına yeni bir anlam zenginliği kazandırarak, sevgiyi dile getirirken sınır tanımamıştır. Yunus sevgi ve bilgi dünyasını, bütün zenginlik ve güzellikleriyle bize sunabilmiştir. O, bu başarıyı yakalarken Türkçenin güzelliğini, mutasavvıf olmanın inceliklerini, şair olmanın sihrini bir araya getirmiştir. Bu üç unsur onu Bizim Yunus olarak yüzyıllara mührünü vuran bir temsilcimiz yapmıştır. İşte bu sebeple biz Yunus’u, yüzyılların ötesinden çağlayıp gelen bir pınar olarak görüyor ve ondan kana kana içmek istiyoruz.” diyerek açıklamasını tamamladı.
Karaman’da Serim ailesinin acı günü