Karaman’a bağlı Kazımkarabekir ilçesi Karalgazi köyünde yaşayan vatandaşlar köylerinde faaliyet gösteren ocaklar ile Mermer Ocağı İşletmeciliği projesiyle ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı ile ilgili sıkıntılarını ibrala.com sitesine aktardılar.
Haberi ibralacom sosyal medya hesaplarında okuyan takipçilerimiz VİDEOYU İZLEMEK İÇİN ibrala.com sitesine bekliyoruz.
Konuyla ilgili olarak Karalgazi Köy Muhtarlığı tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Karaman İli, Kazımkarabekir İlçesi, Karalgazi Köyü N30A4 paftasında bulunan 20199011336 ve 201901337 Ruhsat numaralı sahalarda “RN: 20199011336, 201901337 ve ER:3383173, 3383182 Numaralı Mermer Ocağı İşletmeciliği projesiyle ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı”nın Anayasa’ya, çevre hukuku ve planlama ilkelerine, usule, hukuka ve bilimsel gerçekler ile kamu düzeni ve kamu yararına aykırılıkların olması nedeniyle iptaline, idari işlemin uygulanmasından telafisi güç ve imkânsız zararlar doğacağından ve işlemde açık hukuka aykırılık bulunmasından davalı idarenin savunması alınmadan, teminatsız olarak yürütmesinin durdurulmasına ve yargılamanın duruşmalı yapılmasına karar verilmesi talepli olarak Karaman Köy Tüzel Kişiliği Vekili Av. Esra Akkoç Yaren tarafından Konya 1. İdare Mahkemesi’nin 2021/555 E. sayılı dosyasında dava açılmıştır.
“Faaliyetin yapılacağı ruhsat alanları (201901336 ve 201901337 toplam 131,87 Hektarlık Alan)Konya-Karaman Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planında ‘Tarım Alanı’, ‘Mera Alanı’ kullanımı kararı olduğu ve yakın çevresinde doğal, arkeolojik sit alanları, sulama havzası içerisinde yer alması ve 1.Sınıf Tarım arazileri olduğu, ÇED olumlu kararının alınmış olduğu üst ve alt ölçekli plan kararlarının incelenmesi sonucunda; alanın büyük bir bölümünün tarım alanı olarak belirlenmiş olduğu ve sanayi tesisinin yapılmasına yönelik bir karara yer verilmediği açıktır.
5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanımı hakkındaki kanuna açık aykırılık içermektedir. Ruhsat sahasının bir kısmı 21.01.2017 tarih ve 29955 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2016/9620 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Büyük Ova Koruma Alanı ilan edilmiş Karaman Ovası sınırlarına girmektedir.
Yer seçim ilkeleri açısından aykırılıklar içermektedir. Tesise en yakın yerleşim yeri olan Karalgazi Köyü’nün Kuzeybatısında 290 metre mesafede,24 m mesafede su deposu ve 168 m mesafede su kuyusu uzaklıktadır. Karalgazi Köyü Özellikle yaz aylarında hâkim rüzgâr vasıtasıyla, tesise yakın mahallelerde taşınan emisyonlar hava kalitesini daha da kötüleştirecektir.
Arama Sahasında ; Su Havzası Ve Su Kaynakları Bulunmaktadır. Arama Alanı, ovadan yüksekte olmasına rağmen Yağışı aylarda, tarım arazilerine yöneleceği ve deranajların oluşmasının olanaklı bulunmaması nedeniyle, Arama Sahasındaki ocaklarda oluşan TOZ VE PARTİKÜLLERİN bütünüyle hava ,rüzgar ve yağışla , tarım arazilerini etkisi altına alacağı ve çevrenin olumsuz etkileneceği açıktır.
ÇED Raporunda Yer altı Sularının Kirlenmesi Açısından Eksik Değerlendirme Yapılması Hukuka Aykırı Mahiyettedir. 07.10.2020 tarih ve E-22549675-611.01-616461 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Etüt, Planlama ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı’nın görüş yazısına göre; “Bahse konu proje sahası Kurumumuz projelerinden olan “Konya Çumra III.Merhale Projesi Karadağ 1,2,3,4 Sulama Projesi” ve “Karaman Merkez Yazılı A.T. ve TİGH ve Karaman A.T. ve TİGH Tamamlama Projeleri” içerisinde kalmaktadır. ÇED Başvuru Dosyasında koordinatları verilen proje sahası “Konya Çumra III.Merhale Projesi Karadağ 1,2,3,4 Sulama Projesi” içerisinde kaldığından yazımız ekinde yer alan 1/10000 ölçekli haritada proje sahasına giren alanlarda faaliyet yapılması uygun görülmemektedir. Denildiği halde sulama projesi kapsamında yer alan dava konusu sahanın maden arama sahasına projelendirilmesi hukuka aykırı mahiyettedir.
Mevcut Yerleşim Alanları Üzerindeki Etkisinin Değerlendirilmesi; tesisinin Karalgazi Köyüne 200 metre kadar uzak olduğu, içme suyu ve su deposuna 20 metre mesafede yer alacağının görüldüğü, işletmenin oldukça yakınında yer alan yerleşim alanları ve 1.Sınıf Tarım Arazilerine hava kirliliği, gürültü vb. açılardan nasıl etkileri değerlendirilmemiştir.
Nihai Proje dosyasında ilgili kurumlar tarafından “..yol açma ya da genişletme çalışmalarında ve malzemenin taşıması sırasında kullanılacak araçların oluşturacağı toz özellikle çiçeklenme dönemlerinde bitkilerin tozlaşmasına olumsuz bir etki yapabilecektir. Bu etkiyi azaltmak ile ilgili olarak araçların kullanacağı yolların toz çıkmaması için çalışmalardan önce sulanması gerekmektedir. Ayrıca sahada yapılacak çalışmaların özellikle bitkilerin çiçeklenme dönemleri dışında (Nisan, Mayıs, Haziran) yapılması önerilmektedir.” Denmesine rağmen bugün itibariyle yoğun bir çalışma ile etraftaki 1.sınıf tarım arazilerine zarar vermektedir. Nihai Proje dosyasına aykırı olarak faaliyet sürdürmektedir.
Arama sahasının yakın çevresinde bulunan 1.sınıf sulak tarım arazilerine tarım ve hayvancılık açısından kısa ve uzun vadede dönüşü olmayan tahribatlara yol açacaktır.
Arama Sahasındaki tozun yarattığı ve pasa sahasındaki atıkların yaratacağı olumsuzlukların hava kirliliği, bölge insanını ve tarım arazilerini olumsuz etkilemektedir.
Bölgenin Kapasite Sorunu Açısından Değerlendirilmesi Yapılmamıştır.
Konya- Karaman bölgesinde yatırımların tekil parsel ölçeğinde ele alınmalarının doğru olmayacağı ve çevresel önlemlerin alınabilmesi adına alandaki sanayi ve enerji üretim tesislerinin kümülatif olarak; çevresel, sosyal ve mekânsal etkilerinin ortaya konulmasının bölge için artık zorunlu duruma gelmesi sebebiyle bölgedeki tüm kirleticilerin dikkate alınarak kümülatif hava kalitesi değerlemesi yapılması gerekirken parsel ölçeğinde inceleme yapılması yerinde değildir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 29.03.2018 gün ve 2018/66 Yd. İtiraz nolu çok yeni bir kararında “…Dava konusu tesis ile aynı şehir veya coğrafi bölgede kurulan ya da kurulacak olan diğer tesislerin bölgeye bir bütün olarak etkilerinin değerlendirildiği kümülatif etki çalışmasının yapılıp yapılmadığının, gerekirse bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu durumda, dava konusu Üretim lisansının, söz konusu lisansa konu tesis ile aynı şehir veya coğrafi bölgede kurulan ya da kurulacak olan diğer santrallerin bölgeye bir bütün olarak etkilerinin değerlendirildiği bir kümülatif etki çalışması süreci sonucunda verilmesi gereken bir ÇED Kararına dayanıp dayanmadığı hususu hukuken açıklığa kavuşturulmaksızın verilen Daire kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır” denilmektedir. Danıştay İdari dava dairelerinin çok yeni kararında da işaret edildiği üzere ÇED Olumlu kararının Karaman çevresi coğrafi bölgesinde kurulmuş olan ya da kurulacak olan diğer sanayi tesislerinin bölgeye bir bütün olarak etkilerinin değerlendirildiği bir kümülatif etki çalışması süreci sonucunda verilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edilmesi hukuka ve içtihatlara aykırı mahiyettedir.
Arama Sahasındaki toz ve pasa sahasındaki atıkların yaratacağı olumsuzlukların hava kirliliği, bölge insanının geleceğinin olumsuz etkileyecek mahiyettedir.
Karalgazi Köyünün kuzey batısından sürekli olarak esen rüzgarların toprak, hava erezyonunun engellenmesi amacıyla, köyün kuzeyinde bulunan 184/1 parsel sayılı taşınmazın, 100 dekarlık kısmında köy ormanı oluşturulmuş olup, akasya , Katran ve Çam ağaçlarının bölgeyi kaplamaktadır.
Arama Sahası faaliyetleri sonrası olumsuz etkileneceği açık olup , orman işletmesinden görüş alınmaması eksikliktir.
Arama Sahasının yerleşim birime 200 metre mesafede olması ve yakın olmasının tehlikesini gözler önüne sermektedir. Hem yerleşim yerlerine hem de tarım arazilerine yakın olması insan ve çevre sağlığının maalesef hiçe sayıldığının bir göstergesidir.
Nitekim Bursa Bölge İdare Mahkemesi’nin Y.D. İtiraz No:2013/979 sayılı kararında, “… işletilmesi düşünülen ocağın bulunduğu ormanlık alana yakın mesafede olduğu tarım alanlarına ve yerleşim yerlerine kısacası çevreye verebileceği olumsuz etkiler yeterince incelenip araştırılmadan verilen dava konusu “Çevresel Etki Değerlendirmesi” kararında hukuka ve kamu yararına uyarlılık bulunmamaktadır.” Denilmektedir.
Gerekçeleriyle;
Karaman İli, Kazımkarabekir İlçesi, Karalgazi Köyü N30A4 paftasında bulunan 20199011336 ve 201901337 Ruhsat numaralı sahalarda “RN: 20199011336, 201901337 ve ER:3383173, 3383182 Numaralı Mermer Ocağı İşletmeciliği projesiyle ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı”nın Anayasa’ya, çevre hukuku ve planlama ilkelerine, usule, hukuka ve bilimsel gerçekler ile kamu düzeni ve kamu yararına aykırılıkların olması nedeniyle iptaline karar verilmesi talep ediyoruz” diyerek açıklamasını sonlandırdı.
Karamanlı hemşehrimiz kalbine yenik düştü