Fenilketonüri hastalığının erken teşhis edilmediğinde çocuklarda zekâ geriliğine yol açtığını dile getiren İl Sağlık Müdürü Dr. Adnan Kurşun, hastalığın taranmasında yenidoğan bebeklerden alınan bir damla topuk kanının yeterli olduğunu belirtti.
Fenilketonürinin kalıtsal metabolik bir hastalık olduğuna dikkat çeken Dr. Kurşun, “Hastalıkta bir protein yapıtaşı olan fenilalanin, metabolize edilemez, kanda birikir ve geriye dönüşümsüz beyin hasarı yaratır. Hastalık erken tanımlanıp, tedavi edilmediği takdirde ise kaçınılmaz son ağır zihinsel geriliktir. Maalesef ki ülkemiz hastalığın en sık izlendiği ülkelerden biridir” dedi.
Türkiye’de ‘Ulusal Yenidoğan Tarama Programı’ kapsamında fenilketonüri hastalığının tarandığı bilgisini veren Dr. Kurşun, “Yenidoğan Tarama Programı, tüm dünyada halk sağlığı programları içerisinde çok önemli yeri olan koruyucu sağlık hizmetlerinden biridir. Program, bebeklerin doğumlarından itibaren uygun şartlarda özel filtre kâğıtları ile topuk kanı örneklerinin alınarak, laboratuvara en kısa zamanda ulaştırılması ve sonuçlar açıklandığı gibi hastalık yönünden şüpheli çıkan bebekleri ilgili kliniklere sevk ederek, klinik tarafından verilen tanı ve sonuçların takip edilmesi esasıyla yürütülmektedir” şeklinde konuştu.
Ülkemizde Yenidoğan Tarama Programı kapsamında, fenilketonüri hastalığı ile beraber konjenital hipotiroidi, kistik fibrozis, biyotinidaz eksikliği, konjenital adrenal hiperplazi ve spinal müsküler atrofi hastalıkları taranmaktadır.
2002 yılında Fenilketonüri tarama hızlarının yenidoğan oranı % 59,2 iken, 2021 yılında tarama oranının % 97,2’ye yükseldiğini vurgulayan Kurşun; “Hastalığın tanısının ardından çocuklar uygun diyet programlarıyla sağlıklı bir hayat sürebilmektedir.’’ Açıklamasını yaptı.
Dr. Kurşun son olarak, fenilketonüri hastalığı ile doğan bebeğin henüz beyni etkilenmeden erken dönemde tanısının konulması gerektiğini vurgulayarak, konunun önemine değindi.
Karaman’da lider çocuk kampı sona erdi