Sakarya’nın Kocaali ilçesinde darp edildikten sonra evde çıkan yangında ölü bulunan 9 yaşındaki Şiar Kılıç davasına devam edildi. Duruşmada tanık olarak dinlenen U.B., “Yangın çıktığında Hami beni aradı ve “Çocuk içeride kaldı yetiş” dedi. Bende yanlarına gittim. O esnada sanıklar Hami ve Gülizar’dan şüphelendim çünkü yangın olmasına rağmen yangını söndürmeye çalışmıyorlardı sadece dövünüyorlardı” dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti eksik hususların giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
İddiaya göre, 28 Nisan 2020’de Kocaali ilçesinde meydana gelen yangında, 9 yaşındaki Şiar Kılıç hayatını kaybetmişti. Baba Samet Kılıç, oğlunun ölümünün şüpheli olduğu iddiasıyla Müge Anlı ve ekibinden yardım istemişti. Küçük çocuğun annesi Gülizar A., 26 Ağustos 2020’de canlı yayında Müge Anlı’nın ısrarlı sorularına dayanamayarak kan donduran bir itirafta bulunmuştu. Anne Gülizar A., “Sevgilim Hami K., oğlumu yangından önce öldüresiye dövdü, yerden kalkamadı. Öldü sandım. Hami K., 3 çocuğumu da demir çubuklarla taciz ediyordu” dedi. İtirafı ihbar kabul eden İstanbul Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince canlı yayında gözaltına alınan anne Gülizar A. ve sevgilisi Hami K., Sakarya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne getirildi.
Olayla ilgili yapılan incelemede Şiar’ın öldürülmesi olayından bilgisi oldukları belirlenen Hami K’nin annesi Emine K. ve kardeşi Yasin K. de gözaltına alındı. Emniyette işlemleri tamamlanan anne Gülizar A., sevgilisi Hami K., Emine K. ve Yasin K., polis koruması eşliğinde adliyeye sevk edildi. Adliyede hakim karşısına çıkan 4 şahıs tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. 9 yaşındaki Şiar’ın öldürülmesine ilişkin dava bugün Sakarya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya, 4 sanık cezaevlerindeki SEGBİS yoğunluğu sebebiyle duruşmaya katılamazken taraf avukatları salonda hazır bulundu. Celse arasında gelen belgelerin zapta geçirilmesi sonrasında sanıklarla tatile Kocaali’ne geldiği zamanlarda görüşen U.B. SEGBİS aracılığıyla tanık olarak dinlendi.
Yangın olmasına rağmen yangını söndürmeye çalışmıyorlardı sadece dövünüyorlardı
Sanıklar ile ara sıra görüştüğünü belirten tanık U.B., “Sanıkları tanırım tatile geldiğimde ara sıra kendileriyle görüşürüm ama fazla bir sohbetim yok. 26.04.2020 tarihinde Hami’nin telefonundan Yasin beni aradı.
Hami’nin rahatsızlandığını ve arabam ile onu hastaneye götürüp götüremeyeceğimi sordu. Bende kabul ettim. Hami ve Gülizar’ı alarak Kocaali Devlet Hastanesine götürdüm. Hami’nin şekerinin yükseldiğini düşünerekten onu hastaneye götürmüştük fakat yapılan tetkikler sonucunda rahatsızlığı şeker yüzünden olmadığı ortaya çıktı. Ben sigara içmeye dışarı çıkmıştım sonradan öğrendiğim kadarıyla doktorun, “Şekerinde güzel neden bu kadar yorgunsun” demiş Gülizar ise, “2 gün önce çocuğumuzu kaybettik ondan bu kadar üzgün” demiş. Hami ve Gülizar’ı hastaneye götürürken herhangi bir şüphem olmadı.
Yangın çıktığında Hami beni aradı ve “Çocuk içeride kaldı yetiş” dedi. Bende yanlarına gittim. O esnada sanıklar Hami ve Gülizar’dan şüphelendim çünkü yangın olmasına rağmen yangını söndürmeye çalışmıyorlardı sadece dövünüyorlardı. Ben Yasin’in nerede olduğunu sordum Hami ise evde çocukların yanında olduğunu söyledi ama ben eve girdiğimde gözleri şişmişti yani uykudan uyanmış gibiydi. Ben Şiar’ı olay tarihine kadar tanımadım, bilmiyordum” dedi.
Söz hakkı verilen müşteki avukatları tanık beyanlarına bir diyecekleri olmadıklarına ve şikayetlerinin devam ettiğini belirtirken sanık avukatları ise aleyhe olan beyanları kabul etmeyerek müvekkillerinin tahliyelerini talep ettiler.
Mahkeme heyeti ise sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve eksik hususların giderilmesi yönünde karar vererek duruşmayı 27 Ocak tarihine ertelendi.
Dünyada eşine az rastlanan tarihi eser, İzmir’deki kaçak kazıda bulundu