(Özel) Türk keçesinin e-ticaretle dünya yolculuğu

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Çobanların giysisi kepenek yapımında kullanılan keçe, İzmir Tireli keçe ustası Arif Cön’ün atölyesinde bambaşka biçimlerde hayat buluyor. Türk tarihinde önemli bir yer tutan keçeye özgün tasarımlarıyla tekrar hayat veren Cön, keçeden yapılan birbirinden farklı ürünleri dünyanın dört bir yanına internet üzerinden gönderiyor.
İzmir Tire’nin meşhur keçeleri, sadece çobanların üzerine giydikleri kepenekte değil bambaşka ürünlerde de kullanılıyor.
Keçeden yapılma ceket, mont, yelek, şal, çanta, ayakkabı, terlik gibi ürünler, hem yerel halkın hem de turistlerin ilgisini çekiyor. El emeği göz nuruyla yapılan keçeden ürünler, pandemi ile birlikte e-ticaret üzerinden ihraç edilmeye başlandı. Tireli keçe ustası Arif Cön, ürünlerini internet üzerinden satışa sunduklarını ve Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Belçika, Hollanda gibi pek çok ülkeye ihracat yaptıklarını söyledi.

Pandemi sonrası e-ticaret
Meslekte üçüncü kuşak olduğunu belirten Arif Cön, “Benim arkamdan güzel sanatlar fakültesinde okuyan oğlum ve diğer genç arkadaşlar geliyor.

Bütün mesele, dededen devraldığımız bu mesleği farklı boyutlara taşımak.

Pandemi süreci zor geçti ama farklı ürünler yaparak internetten satmaya başladık. Yurt dışından insanların bizleri bulmasını sağladık. Kanada, Belçika, Fransa, Amerika’dan talepler geldi. Bu ülkelerde yaşayan kişiler bizden toptan alıp kendi kurdukları siteler üzerinden satıyor. Perakende satışlarının düştüğü bir zamanda, e-ticaret yapmamız rahatlamamızı sağladı.

Ürünleri yollamadığımız ülke çok az kaldı. Eskiden de yurt dışına ürün yolluyordum ama pandemi sonrası daha fazla ihracat yapmaya başladım” dedi.

Keçeden ev içi ayakkabı
Keçeyi farklı ürünlere dönüştüren Cön, “Eskide keçeden kepenek veya halı yapılırdı.

Ayrıca hayvan sırtına da konulurdu. Senelerce biz de bunları yaptık ama artık farklı ürünler deniyoruz. Bu da bizim gelişmemizi sağladı. Keçenin içine ipek, pamuklu, keten kumaş koymayı öğrendik.

Farklı materyallerle keçe ve yünü birleştirmeyi öğrendik. Bu da bizi pançoya, cekete, yeleğe, şala, masa örtüsüne; en son da keçeden ev içi ayakkabıya götürdü.

Koyun yününün sıkıştırılmış haline keçe denir.

Bu sıkıştırma işlemi eskiden beden ile yapılırken, artık makineler var. Dövme işlemi makine ile yapılıyor. Belki modernleşen kısım sadece bu. Diğer kısımlar yine el emeği ile yapılıyor” diye konuştu.