Gaziantepli üniversite öğrencisi Enes Dağdelen kendi yaşadığı psikolojik sorun için gidemediği psikologlara “başkaları kolay ulaşabilsin” diye internet alt yapısı oluşturdu. Genç girişimcinin projesi ile kurulan internet sitesinde psikologlar hastalarına online olarak terapi uygulayabiliyor.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Maliye Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi olan Enes Dağdelen, psikolojik sorunlar yaşadığı süreçte yaşadığı kentte tedavi için görüşebileceği bir psikolog bulamaması onu girişimciliğe itti. Psikolojik sorun yaşayan insanlarla psikologların internet üzerinden buluşabileceği bir internet sitesi kurma fikrini hayata geçiren Dağdelen, psikolog-um.com adlı internet sitesini kurdu. İnsanlar site üzerinden psikologlarla sesli, yazılı veya görüntülü konuşarak terapiyi uzaktan gerçekleştirirken sitenin kurallar gereği danışanların gerçek kimlikleri saklı kalıyor. Türkiye’de internette en çok aranan 3’üncü kelimenin psikolog olduğunu aktaran Dağdelen, ülkemizde anti depresan hap kullanımının piyasa değerinin 3.2 milyar dolar olduğunu belirterek, “Biz bunun önüne geçmeyi hedefliyoruz” dedi.
“İnternette ne çok aranan 3’üncü kelime psikolog”
2019’un Nisan ayında psikolojik sorunlar yaşadığını belirten Dağdelen, yaşadığı kentte psikolog bulamadığı için yüz yüze terapiye gidemediğini anlattı. Bunun üzerine online terapi yapan yerleri araştırdığını kaydeden Dağdelen, “Birkaç internet sitesi vardı ama onlar beni tatmin etmedi. Bunun üzerine ben neden daha iyisinin yapmayayım diye düşündüm. Hikaye böyle başladı. Türkiye’de internette en çok aranan 3’üncü kelime psikologdur. Onun yanı sıra ‘online psikolog’ ve ‘psikolog nasıl bulabilirim’ gibi cümlelerde arama motorlarında sıkça aranan cümlelerin başında geliyor. Türkiye’de anti depresan hap kullanımın piyasa değeri 3.2 milyar dolar. Biz bunun önüne geçmeyi hedefliyoruz. Pazar payı çok büyük ve çok geniş. Her insanın psikolojik desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Zorlu bir yaşam var. Herkesin atlatamayacağı şeyler oluyor. Herkesin bir psikoloğu olması için bizde psikolog-um.com’u kurduk. Neden herkesin bir psikoloğu olmasın dedik” ifadelerini kullandı.
“Kendime yardımcı olamadım başka insanlara yardımcı olmak istedim”
Türkiye’de psikoloğa gitmek insanların çevresinden görecekleri tepkiden çekindikleri için gidemediklerini ifade eden Dağdelen, platformlarında psikologla görüşenlerin gerçek kimliklerini psikologların bile bilmediğini söyledi. Sistemin kişiyi numaralandırdığı paylaşan Dağdelen, “Siz dilediğiniz gibi dertlerinizi sorunlarınızı anlatabiliyorsunuz. Kendi psikolojik sorunlarım ve istediğimi bulamamam beni böyle bir girişimciliğe yönlendirdi. Daha iyisini yapabileceğim düşündüm. Danışmak isteyen insanlarla psikologları bir araya getiren güzel bir platform kurdum. Kendime yardımcı olamadım ama başka insanlara yardımcı olmak istedim. Salgından dolayı insanlar zaten dışarı çıkamıyor. Çıksalar bile korona virüse yakalanma ihtimalleri çok yüksek. İnsanlar evlerinden çıkmasın. Daha rahat psikoloğa erişebilsinler diye böyle bir süreç izledik. Evden çıksalar bile herkesin psikoloğa gitmeye zamanı yok. Kurduğum platformda 7/24 isteyen herkes psikoloğuna bağlanabiliyor” diye konuştu.
“Yüz yüze terapi ile online terapi arasında fark yok”
Platformda çalışan 17 psikologdan biri olan Ayça Ilgaz ise 2020 yılında korona virüs salgınının başlamasıyla her türden işin online’a dönüştüğüne işaret etti. Bu durumun psikolojik danışmanlığında dönüşmesine neden olduğunu dile getiren Ilgaz, “Ancak pandemiden önce de özellikle yaşadıklarını ve paylaşmak istediklerini yüz yüze anlatmaya çekinen, kimliğinin bilinmesini istemeyen danışlar için de online terapi var olan bir yöntemdi. Fakat sosyal izolasyonun önemli olduğu bugünlerde görüşme ve terapiler daha çok çevrimiçi yapılıyor. Çevrimiçi terapilerle ilgili yapılmış akademik çalışmalarda var. Yüz yüze olduğu kadar etkili olduğu bu çalışmalarda ifade ediliyor. Yüz yüze ve online terapi arasında pek bir fark yok. Sürecin olumlu sonuçlanması da buna bağlı değil. Örneğin bazı vakalar yüz yüze uzun sürürken online terapide erken olumlu sonuçlandığı olabiliyor. Online terapinin ilk avantajı seans zorunluğunun olmamasıdır. Hem danışan hem danışman istediği her yerde görüşme sağlayabiliyor” dedi.
Mutluluğun sırrı günde 6 bardak su